• Kadim Şehir Kudüs - Arzın Arşa Kavuştuğu Yer
KATEGORİLER

El Karmi Mahallesi

Mescid-i Aksa ile Vad Mahallesi arasındadır. İsmini mahallede kabri bulunan Şeyh Muhammed Karmi ’den almaktadır. İşgalciler mahallede birçok evi işgal edip bir kısmını sinagoga çevirmişlerdir.

KATEGORİDEKİ MADDELER

    Müslüman Mahallesi

    İsimlendirme: Müslümanların yoğun yaşadığı alandır.

    Mahalle Konumu: Eski şehrin kuzeydoğu tarafındadır.

    Genel Bilgi: Eski şehirde en büyük mahalle özelliğine sahip içerisinde Mescid-i Aksa ile birlikte birçok mescid,küçük kabristan, tekkeve zaviyeler bulunmaktadır

    Ayrıntılar

    Hıtta Kapısı Mahallesi

    Müslüman mahallesinde,Mescid-i Aksa'nın Hıtta Kapısı yakınlarında bulunuyor. Mahallenin ilk inşası Eyyubiler dönemindedir. Selahaddin Eyyubi'nin inşa ettirmiş olduğu ve birçok âlim yetiştiren Salahiye bölgesi de bu mahallededir.

    Ayrıntılar

    Sadiyye Mahallesi

    Sahire ile ŞamKapısı arasında, Mescid-i Aksa yakınlarındadır.En meşhurları Meşerif ve Akrad olmak üzere başka isimlerle de bilinir. Sakinlerinin çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu mahallede Eyyubiler döneminden kalma birçok tarihi esere ilaveten birçok şehit, âlim ve evliya kabride bulunmaktadır. Bu daimi misafirlerden bazıları Şeyh Mekki,ŞeyhBasatami, Şeyh Mevlevi ve ŞeyhReyhan’dır. Mahallede bulunan en önemli eserlerden biri Osmanlı döneminde inşa edilmiş olan Kudüs'ün en güzel minarelerinden birine sahip olan ve tarz olarak geç Memluk mimarisinden etkilenmiş kırmızı minareli camidir. Mahalle şu andaişgal rejimi ve yerleşimcilerin yoğun baskısı altındadır maalesef bazı evlere el koymuş ve yerleşimciler iskân edilmiştir.

    Ayrıntılar

    El Gavanime Mahallesi

    Mescid-i Aksa'nın kuzeybatı yönündedir, ismini yüzyılı aşkın bir süredir bu civarda yaşayanBeni Ganim ailesinden almaktadır. Mahallenin ilk sakinleri aynı zamanda ailenin en yaşlısı olan Şeyh İslam Ganim Ali Hüseyin El Nasiri El Hazneci el-Makdisi’dir mahallenin kuzeyinde Çile yolu, doğusunda El Aksa'nın Hıtta kapısı, batısında ise El Vad Caddesi bulunmaktadır

    Ayrıntılar

    El Vad Mahallesi

    Kadim şehrin merkezinde Şam kapısı ile Burak duvarı arasındadır. Müslümanlara ait içerisinde birçok İslami eser barınmakta olan mahalle stratejik konumu sebebiyle işgal rejiminin baskısı altındadır. Mahallede çok sayıda Tevrat Okulu ve İsrailli siyasetçi Şaron’un evi de bulunmaktadır.

    Ayrıntılar

    El Karmi Mahallesi

    Mescid-i Aksa ile Vad Mahallesi arasındadır. İsmini mahallede kabri bulunan Şeyh Muhammed Karmi ’den almaktadır. İşgalciler mahallede birçok evi işgal edip bir kısmını sinagoga çevirmişlerdir.

    Ayrıntılar

    Hristiyan Mahallesi

    İsimlendirme: Hristiyanlar yoğun yaşadığı mahalledir.

    Mahalle Konumu: Eski şehrin kuzeybatı tarafındadır. Han El Zeyt çarşısından başlayıp El Halil Kapısına kadar uzanır

    Genel Bilgi: Eski şehirde Hristiyan nüfusun 5.419 kişi tahmin ediliyor. Bu mahallede Hristiyan dünyasının en kutsal mabedi Kıyamet Kilisesi bulunuyor. Ayrıca İrili ufaklı yaklaşık kırka yakın Hristiyan mabedi bulunmaktadır.

    Ayrıntılar

    El Haddadin Mahallesi

    Bu Bölüm Yapım Aşamasındadır

    Ayrıntılar

    Ermeni Mahallesi

    İsimlendirme: Ermenilerin yoğun yaşadığı alandır.

    Mahalle Konumu: Eski şehrin güneybatı tarafındadır

    Genel Bilgi: Eski şehirde en küçük mahalledir. En tanınmış mabetleri San James Kilisesi 420 sene önce inşa edildiği iddia edilmektedir. Mahallede meskûn ermeniler 1833 yılında Kudüs’te ilk matbaayı kurdular. Seramik üretimi ve ticareti, fotoğrafçılık ve resim sanatı da uzun yıllardır bu bölgede icra edilmektedir.

    Ayrıntılar

    Yahudi Mahallesi

    İsimlendirme: Yahudilerin yoğun yaşadığı bölgedir.

    Mahalle Konumu: Eski şehrin güneydoğu tarafındadır

    Genel Bilgi: 1948’den sonra asırlardır Müslümanların yaşadığı Şeref mahallesi ve Haydari mahallelerinin kiralama ya da el koyma yoluyla gelen Yahudi nüfus 1967 yılında 6 gün savaşlarından sonra mahalleyi tamamen işgal ettiler

    Ayrıntılar

    Megaribe Mahallesi

    Uzun yıllar önce Afrika kıtasının kuzeybatısında yaşayan Mağribîler, Hac farizasını yerine getirmek için yola çıktıklarında ilk olarak Mekke ve Medine’ye gitmişler, buradaki ibadetlerini gerçekleştirdikten sonra İslam’ın kutsal saydığı üçüncü beldeye; Kudüs’e, yani Mescid-i Aksâ’ya yönelmişlerdir. Hem Miraç hâdisesinin yaşandığı mekânı görmek hem de orada yaşayan ulemâyı ziyaret etmek amacıyla çıkılan bu yolun sonunda bazı Mağribîler Kudüs’ü terk etmek istememiş ve Mescid-i Aksâ’nın çevresine yerleşmişlerdir.

    Selahaddin Eyyûbî Kudüs’ü Haçlılardan geri alacağı zaman gemi yapımında mâhir olan MağribliMuvahhidîlerden yardım almıştır. Haçlıların mağlup edilmesinden sonra EyyûbîlerinDımaşk Valisi olan Selahaddin Eyyûbî’nin oğlu ‘El-Meliku’lEfdal’ Nureddin Ali b. Salâhiddîn ‘Meğaribe Mahallesi’ olarak bilinen Mescid-i Aksâ ve çevresindeki bölgeyi Mağripli ailelere vakfetmiştir. Bunun yanı sıra Meğâribe’nin mezhebi olan Mâlikî fıkhına göre eğitim verecek bir kurum olarak “EfdaliyyeMedresesi”ni yaptırmıştır. İslam dünyasında Müslüman bir cemaat adına yönetim tarafından özel olarak kurulan ‘vakıf’ statüsündeki ilk mahalledir. Şüphesiz bu mahallenin vakıf statüsünde bulunmasında Mescid-i Aksâ’ya olan yakınlığı ve içinde barındırdığı kültürel mirasın korunma gerekliliği etkili olmuştur. 

    Eyyûbiler’denMemluklular’a, ardından da Osmanlıların hâkimiyeti altına giren Kudüs’te Meğâribe mahallesi 800 yıl boyunca İslami kimliğini sürdürebilmeyi başarmıştır. İçerisinde birçok medrese, câmi, zâviye ve vakıf bulundurmuştur. Bu mahallenin en önemli özelliği ise Yahudi inancının en kutsal ögesine, İslam’da ise İsrâ hâdisesi dolayısıyla büyük önem arz eden “Burak Duvarı” na ev sahipliği yapıyor olmasıdır. Bilindiği üzere Burak Duvarı Mescid-i Aksâ’nın batı duvarıdır. Yine mescidin bu kısma açılan kapısına ‘Mağripliler Kapısı’ anlamına gelen ‘Babu’l-Meğâribe’ denilmiştir.

    Mahalle ve yapısı incelendiğinde, yukarıda da bahsedilen İslami kimliğin kendisini çok uzun süre koruduğu görülecektir. Ancak 20. yüzyıla gelindiğinde bu durum değişmeye başlamıştır. Birinci Dünya Savaşı öncesinde Yahudiler, kendilerinin ‘Batı Duvarı’ (ha-kotel ha –ma’aravi) olarak isimlendirdikleri Burak Duvarı’nın önüne gelip orada ibadet etmeye başlamışlardır. Savaş sonrası Britanya Hükûmeti Filistin’de bir manda yönetimi kurmuş ve bunun üzerine Yahudiler Britanya’dan Burak Duvarı’nı satın almak istemişler, fakat başarılı olamamışlardır.

    1917’de yapılan Balfour Deklarasyonu ile İngiltere Filistin’de kurulacak bir Yahudi yurduna destek olacağını açıkça bildirmiştir. Filistin toprakları 30 sene İngiltere manda ve himâyesinde idare edilecek ve 1947’ye gelindiğinde Birleşmiş Milletler tarafından 3 ayrı yönetim bölgesine ayrılacaktı: Araplara ait bir Filistin Devleti, Yahudilere ait bir İsrail Devleti kurulacak; Kudüs ise uluslararası bir idareye bırakılacaktı (Mescid-i Aksa’nın idaresi Ürdün yönetimine bırakılmıştır).

    1967’de ‘Altı Gün Savaşı’ olarak da bilinen Arap-İsrail Savaşı bittikten hemen sonra Kudüs Belediye Başkanlığı görevini yürüten TeddyKollek’in (ö. 2007) talimatıyla 10 Haziran 1967 günü İsrail askerleri Meğâribe mahallesine girmiş ve mahallenin Mescid-i Aksâ’ya açılan kapısını zapt etmişledir. Ertesi gün mahallede toplu bir yıkıma başlanmış; Burak Camii, el-Meliku’lEfdal’in yaptırmış olduğu Efdaliyye Medresesi dâhil birçok medrese, vakıf ve kurum yerle bir edilmiştir. Kaynaklarda mahallede toplam 135 yapının yıkıldığı geçmektedir. Yıkım eyleminin başında ise İsrailli komutan Itan Moşe yer almaktaydı. İsrail yönetimi Komutan Moşe’yeMeğâribe mahallesi yıkımındaki üstün başarılarından dolayı 1999 yılında ‘Kudüs Azizi’ lâkâbını vermiştir.

    Yıkımların yanı sıra Müslümanların bu kapıdan Mescid-i Aksa’ya girişleri engellenmiş, yalnızca Yahudilerin ve Müslüman olmayan turistlerin kullanımına izin verilmiştir. Mahalledeki Müslümanların evleri birer birer ellerinden alınıp yerlerine Yahudi yerleşimciler yerleştirilmiş, İslâm’ı simgeleyen ve geçmişi sekiz asra dayanan tarihi yapılar yerle bir edilmiştir.

    Kaynak: Kudüs Araştırmaları Dergisi

    Ayrıntılar